Blog

Karbon Ayak İzi

Karbon Ayak İzi

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ, KARBON PİYASASI VE ANLAŞMALAR

İklim Değişikliği Nedir?

Fosil yakıtların yakılması, arazi kullanımı değişiklikleri, ormansızlaşma, ormanların bozulması ve sanayi süreçleri gibi insan etkinlikleriyle atmosfere salınan sera gazı birikimlerindeki hızlı artışın doğal sera etkisini kuvvetlendirmesi sonucunda Yerkürenin ortalama yüzey sıcaklıklarındaki artış ve iklimlerde değişikliklere neden olmaktadır.

Türkiye’nin gerçekleştirdiği Türkiye’nin Yarınları Projesi Sonuç Raporu’na göre iklim değişikliğinin başlıca etkileri şöyle olacaktır:

  • Sıcaklık artışı 2030’lu yılların sonuna kadar sınırlı kalacak, bu dönemden sonra hızlı bir artış gözlenecek,
  • Mevsimsel ve bölgesel farklılıklar göstermekle beraber sıcaklık artışının kış mevsiminde 4°C, yazın ise 6°C civarına ulaşması bekleniyor (1960-1990 döneminde göre),
  • Kış yağışlarında Türkiye’nin genelinde azalma görülürken bir tek Kuzey Anadolu’nun doğu yarısında yağışlarda artış görülecek.

2011 yılında yayımlanan İklim Değişikliği Ulusal Eylem Planı da, Türkiye’de yıllık ortalama sıcaklığın gelecek yıllarda 2,5°-4°C artacağını, artışın Ege ve Doğu Anadolu Bölgeleri’nde 4°C’yi, iç bölgelerinde ise 5˚C’yi bulacağını öngörürken, Türkiye’nin yakın gelecekte daha sıcak, daha kurak ve yağışlar açısından daha belirsiz bir iklim yapısına sahip olacağını ortaya koyuyor.

İklim Değişikliği Eylem Planı, Türkiye’nin özellikle su kaynaklarının azalması, orman yangınları, kuraklık ve çölleşme, bunlara bağlı ekolojik bozulmalar gibi olumsuz etkilerden önemli ölçüde etkileneceğini öngörüyor. (kaynak: www.wwf.org.tr )

Türkiye’ nin Sera Gazı Emisyonlarının DağılımıTürkiye’ nin envanter sonuçlarına göre 2012 yılı toplam sera gazı emisyonları 439,9 milyon ton CO2 eşdeğeri olarak tahmin edilmiştir. 2012 yılı sera gazı emisyonlarının CO2 eşdeğeri olarak %70,2’si enerji, %14,3’ü endüstriyel işlemler, %8,2’si atık ve %7,3’ü tarımsal faaliyetler kaynaklıdır. Ayrıca 2012 yılı kişi başı emisyon miktarı ise 5,9 ton/kişi olarak hesaplanmıştır.

(Kaynak: http://iklim.csb.gov.tr )

Sektörlere göre toplam sera gazı emisyonları (CO2 eşdeğeri), 1990 – 2015

Milyon ton
 

Yıl

 

Toplam

1990 yılına göre değişim (%)  

Enerji

Endüstriyel işlemler ve ürün kullanımı Tarımsal faaliyetler  

Atık

1990 214,0 134,4 23,7 44,8 11,1
1991 221,1 3,3 138,5 25,4 45,8 11,3
1992 227,4 6,3 144,7 25,1 46,1 11,5
1993 236,7 10,6 152,2 26,0 46,8 11,8
1994 230,3 7,6 148,9 25,3 44,0 12,0
1995 246,6 15,2 163,5 27,3 43,4 12,4
1996 264,2 23,5 179,2 28,1 44,2 12,7
1997 275,6 28,8 191,2 29,0 42,1 13,2
1998 277,6 29,7 191,0 29,3 43,7 13,5
1999 276,4 29,2 190,2 27,8 44,4 14,0
2000 296,5 38,6 211,7 27,8 42,5 14,5
2001 277,7 29,8 195,0 27,9 39,8 15,0
2002 284,6 33,0 201,9 29,3 38,0 15,4
2003 304,1 42,1 216,6 30,5 41,2 15,9
2004 315,1 47,3 223,3 33,1 42,2 16,5
2005 337,2 57,6 241,0 35,9 43,3 16,9
2006 361,7 69,0 260,5 39,0 44,8 17,5
2007 395,0 84,6 291,4 41,5 44,4 17,7
2008 391,8 83,1 288,5 43,4 42,1 17,8
2009 400,9 87,4 294,6 45,1 43,4 17,9
2010 406,8 90,1 291,8 51,0 45,8 18,2
2011 436,4 103,9 313,9 55,8 48,1 18,5
2012 448,9 109,8 319,3 57,7 53,8 18,1
2013 442,2 106,6 308,3 60,2 57,2 16,5
2014 455,6 112,9 321,2 60,8 57,2 16,4
2015 475,1 122,0 340,0 60,7 57,4 16,9

(Kaynak: TÜİK, Seragazı Emisyon İstatistikleri,1990 – 2015)

YASAL ÇERÇEVE (Sözleşmeler, Anlaşmalar)

  1. Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (BMİDÇS)

1992 Rio de Janeiro Çevre ve Kalkınma Konferansı’nda imzaya açılmış ve 1994 yılında da yürürlüğe alınmıştır. İklim değişikliği konusunda günümüzde yapılan çalışmaların ilk adımını oluşturmaktadır. Çerçeve sözleşmesine 196 ülke taraftır. Ortak fakat farklılaştırılmış sorumluluklar ilkesi benimsenmiştir. Çerçeve sözleşmesinde Ekler sistemi vardır;

  • Ek 1 Ülkeler (Gelişmiş Ülkeler): Türkiye’nin de dahil olduğu 42 ülke ve AB bu gruptadır.
  • Ek 2 Ülkeler: Bu grupta 23 ülke ve AB yer almaktadır.
  • Ek Dışı Ülkeler (Gelişmekte olan ülkeler): Bu ülkelerin, sera gazı emisyonu azaltma yükümlülükleri bulunmamaktadır. Bu grupta halen 153 ülke bulunmaktadır (Çin, Pakistan, Meksika, Singapur, Kore, Brezilya vb.)

Türkiye, bir OECD üyesi olarak, BMİDÇS 1992 yılında kabul edildiğinde gelişmiş ülkeler ile birlikte Sözleşme’nin EK-I ve EK-II listelerine dâhil edilmiştir. 2001’de Marakeş’te gerçekleştirilen 7. Taraflar Konferansı’nda (COP7) alınan 26/CP.7 sayılı Kararla Türkiye’nin diğer EK-I Taraflarından farklı konumu tanınarak, adı BMİDÇS’nin EK-II listesinden çıkarılmış fakat EK-I listesinde kalmıştır. Türkiye 24 Mayıs 2004’te 189. Taraf olarak BMİDÇS’ne katılmıştır. (http://iklim.cob.gov.tr)

  1. Kyoto Protokolü

Japonya’nın Kyoto kentinde 11 Aralık 1997 yılında yapılan 3. Taraflar Konferansında (COP 3), dünya çapında sera gazlarının azaltılması için bağlayıcı hedefler içeren “Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’ne İlişkin Kyoto Protokolü” imzalanmıştır. 2005 yılında yürürlüğe girmiştir. Türkiye tarafından protokol 26.08.2009 tarihinde imzalanmıştır. 192 ülke ve AB taraftır. Ek A ve Ek B sistemi benimsenmiştir.

  • Ek-A’da, Protokol kapsamında ele alınan sera gazları ve kaynakları,
  • Ek-B’de sera gazı azaltım taahhüdü olan ülkeler ve azaltım oranları bulunmaktadır.

Protokol kabul edildiğinde BMİDÇS tarafı olmayan Türkiye, EK-I Taraflarının sayısallaştırılmış salım sınırlama veya azaltım yükümlülüklerinin tanımlandığı Protokol EK-B listesine dâhil edilmemiştir. Dolayısıyla, Protokol’ün 2008-2012 yıllarını kapsayan birinci yükümlülük döneminde Türkiye’nin herhangi bir sayısallaştırılmış salım sınırlama veya azaltım yükümlülüğü bulunmamaktadır. Protokolü kabul eden ülkeler, 2008-2012 yılları arasında emisyonlarını 1990 yılını baz alarak yüzde 5 oranında azaltmayı taahhüt etmiştir. (http://iklim.cob.gov.tr)

  1. Paris Anlaşması

12 Aralık 2015 tarihinde yayımlanan son taslak anlaşma ve karar metni, 2020 sonrası iklim değişikliği rejimini belirleyen Paris Anlaşması olarak BMİDÇS 21. Taraflar Konferansı’nda Aralık 2015 tarihinde 195 ülkenin oybirliği ile kabul edilmiştir. Anlaşma, 5 Ekim 2016 itibariyle, küresel sera gazı emisyonlarının %55’ini oluşturan en az 55 tarafın anlaşmayı onaylaması koşulunun karşılanması sonucunda, 4 Kasım 2016 itibariyle yürürlüğe girmiştir.

Paris Anlaşması, 2020 sonrası süreçte, iklim değişikliğine karşı küresel sosyo/ekonomik dayanıklılığın güçlendirilmesini hedeflemektedir. Paris Anlaşması’nın uzun dönemli hedefi, küresel ortalama sıcaklık artışının sanayileşme öncesi döneme göre 2 oC derecenin oldukça altında tutulması ve sıcaklık artışının 1,5 oC derece ile sınırlandırılmasıdır. Bu hedef fosil yakıt (petrol, kömür) kullanımının tedricen azaltılarak, yenilenebilir enerjiye yönelinmesini gerektirmektedir. (kaynak: http://www.mfa.gov.tr )

Türkiye’ de Karbon Piyasası

Mevcut durumda, Ülkemizde Gönüllü Karbon Piyasasında işlem gören 308 adet proje bulunmaktadır. Bu projelerden yıllık 20 Milyon tCOeşdeğerinin üzerinde sera gazı emisyon azaltımı gerçekleşmesi beklenmektedir.

Türkiye’ de gönüllü karbon piyasasına yönelik yürütülen projelerin kayıt altına alınması için 9 Ekim 2013 Tarihli ve 28790 Sayılı Resmi Gazete’ de yayımlanarak “Gönüllü Karbon Piyasası Proje Kayıt Tebliği”  yürürlüğe girmiştir.

Söz konusu projelerin sektörlere göre dağılımları aşağıdaki şekildedir. (18.04.2014 tarihi itibariyle)

Proje Türü Sayısı Yıllık Emisyon Azaltımı
(tCO2/yıl)
Hidroelektrik Santrali 159 8.747.634
Rüzgar Santrali 106 7.951.391
Atıktan Enerji Üretimi/Biyogaz 27 3.069.273
Enerji Verimliliği 10 432.081
Jeotermal 6 405.309
TOPLAM 308 20.605.688

 

(Kaynak: http://iklim.csb.gov.tr)

Hüsne ÇAKMAK

Çevre Mühendisi